7 Ocak 2011 Cuma

Olmaz olsun böyle tesadüfler!

İki dakika arkanı dönüyorsun. Ve hayatının kontrolü elinden gitmiş oluyor...
Şu otobüste numaramı verdiğim hatun benim okulumda sanırım. Sevinmem gerek ama bilemedim ben onu. Okula gittim bugün. Normalde dersim yok. Damla'ya fotoğraf makinesini vereceğim. Bi sınıfta oturuyoruz dedi gittim. Bunun dışında 2 kız daha var. İsimler konusunda berbat olduğum için her defasında Damla beni arkadaşları ile tanıştırıyor. Hatunlara baktım. Allah'ım o da ne. Bu otobüsteki kıza ne kadar benziyor. Yine otobüste olduğu gibi dalıp kalıyorum kızın gözlerine. Sonra Damla'nın sesi hayata getiriyor beni. Bu Ayşe bu da... Diğerinin adını duyamadım da. Ayşe baktı bana. ''O beni biliyor zaten'' dedi. Aklımda binbir türlü düşünce. Bu hatun otobüsteki kız mı? yoksa cidden okulda tanıştıklarımızdan ötesi yokmu? Bilemiyorum. Kız zaten bi daha bakmadı bana. Aldım Damlayı çıktık dışarı. Damla'ya sordum nereli diye. Adana tarafları dedi. O Hatunla biz karadeniz tarafına gittik. Damla birşeyler anlatıyor dinlemiyorum. Aklım kızda. Lan bu kadar mı şans olur! bu şans iyi mi şimdi kötü mü? Kız benim ne olduğumu anlamıştır o peçeteden. Yada belki yola gelir tanışır konuşuruz. Ama nerdeee. Hatun beni biliyorsa Ülkücü bozması okulda bittiğimin resmidir. Gerçi çokta umurumda olmaz. Aldırmaz bir yapım var en fazla temizinden bir sopa yerim. Ama pirsingime bile bizim reis birşey demedi. Gayette beğendi. Herhalde lezbiyen oluşum çokta büyük bi haber olmaz. Yada hatuna yalan söylesem diye düşünüyorum -eğer o ise- ama yok diyorum ne yalan söyleyeceğim. Bilen bilsin bana ne... Bu da öyle işte. Hangi doğruyu düşünmem gerektiğine karar veremedim henüz..

Daha sonrasında Melek Damla'yı gördü. Ama nasıl konuşmaktır. Önce dedi boyu kısa. Sonra ne zaman hatun konusu açılsa laf çarptırmalar falan. Sevgilim mi sandı ki. Oysa ben Damla ile ortaokuldan beri arkadaşım. Hatta herşeyimi bilen sayılı kişilerden biri. Büyük tesadüfler(!) sonucu aynı lisede okuduk ve aynı üniversitede okuyoruz. Yarın burslar yatacağı için cebimizdeki son parayı lahmacun ve çiğköfteye yatırmış bir nesiliz.. Yemek güzeldi de acıktım ben ya. Hatunlarla ondan sonra pasta kola falan aldık. Kola içmeyen ben ilkokul bebeleri gibi meyvesuyu aldım. Ne kadar yeşilaycı bir varlığım ben ya. Alkol, Sigara, kola yok. Ama bunun yanında sebze de yok. Sağlıklı şeylerde yok. Paso et yerim ben verin. Neyse öyle işte. Film izleyecektik. Melek kaçtı. Gitti yattı. Diğerleri nerde bilmiyorum...

Asıl önemli olayı anlatmamış olmak çok kötü ya. Siteden bi hatun mesaj attı. Daha önceden tanıştığım sohbet falan ettiğim. Birşey olmuş msnden herkesi silmiş bu. Adresimi istedi tekrar. Verdim bende. Konuşurken falan sevgilisinin olduğunu öğrendim. Biraz geçmişe dönüş falanda yaptık tabii. O zamanlar benden hoşlanmış bu. 3 gündür konuşuyoruz bu akşam tekrar hoşlandığını söyledi. Hatundan etkilenmemek elde değil. Aşık falan olmam da hoşlanma aşamasına geldim. Yanlız çok büyük bir sorunumuz var; sevgilisi. Doğal olarak aramızda birşey olmayacak. Ama sürekli konuşuyoruz. Birde bunun karakteri çok iyi ya. Nerde isteyeceğim özellik varsa bu hatunda toplanmış gibi birşey. Neyse. Çokta umut etmeden bitireceğim bu olayı. Meleğin bu kadar laf çarptırmasının sebebi. Bu hatunu hepsine söylemiş olmam olabilir sanırım. Ama hiç birine sevgilisi var demedim. Yalan söylemedim ki canım sadece eksik söyledim. Kıskandımı ki ya. Ama yok neden kıskansın sevgili var. Uyuyana kadar dibimden ayrılmadı ama. Sürekli gülümsedi falan. Konuşmaya çalıştı falan. Şimdi hiç birini düşünmeden gidip uyumak istiyorum sadece. Mümkünse hayatımın sarpa sardığı yerleri hayallerimden uzak tutacağım.

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

Yaz yaz hiç çekinme canııım ne gerek var? aramızda yabancı mı var sanki?