16 Ocak 2011 Pazar

Baktığım her yer

Sarı, yeşil, siyah, gece mavisi, rap, yüzük, koku, ses...

O kadar küçük ayrıntılarla geçmişe dönüyorum ki. Kendimi eski sevgilim olan odunumu düşünürken buluyorum. 1.5 yıl içinde ona öyle alışmışım ki. Bu ayrıntılarla sürekli farkediyorum aslında hayatımda ne kadar yer kapladığını. Sevmiyorum onu. Bitti. Bunu içimden gelerek söylüyorum. Ama onu özlemek. İşte buna engel olamıyorum. Onun tipinde bir insan görsem aklıma geliyor. O zannedip bakakalıyorum. Sonradan farkediyorum o olmadığını ama gördüğüm o bir saniye yeterli oluyor herşeye. Sonra kokusu varki onun parfümü bu yurtta ve benim katımda en az 4-5 hatunda var ve her gün o kokuyu çekiyorum içime. Yolda da çok karşılaştığım bir koku. Yanımdan geçerkin biri donup kalıyorum. Anılar geliyor aklıma. Çok fazla vakit geçirmedik belki de birlikte ama onu hayatımdaki herkesten daha iyi tanıyorum. Hani olur ya ruh ikiziniz vardır. Hah işte ben yalanlarını öğrenmeden önce işte o insan bu demiştim. Nasıl bağlandım ona nasıl aşık oldum bilmiyorum. O kadar çok seviyordum ki. O yalan söylerdi olsun aşkım derdim şimdi biliyorum artık... O aldatırdı benim ol sadece der onu bana döndürmek için herşeyi yapardım. Çok seviyorum öyle basit birşey değildi. Birbirimizi bu kadar yıpratmasak belki tüm hayatımı onunla geçirebilirdim... Renkler olaylar yaşanılan herşey o kadar çok onunla doluyor ki bazen. Başka hiç birşeye yer kalmıyor. O kadar saf bir daha birini sevmemin imkanı yok. Belki yıllar sonra olabilir ama şimdi değil. Mantığım kalbime hakim iken değil....

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

Yaz yaz hiç çekinme canııım ne gerek var? aramızda yabancı mı var sanki?