15 Mart 2011 Salı

Minik minik hayallerim büyüdüler şimdi gerçeğe yakınlar

İzmir'e gideceğim gece resmen yerimde duramadım. Onca şey yapmama rağmen vakit geçmedi sonunda duramayınca saat daha 9'ken çıktım yurttan. Ne manyağım he. Gidip terminalde bir oraya bi oraya yürüdüm dolandım durdum 10:30'daki otobüs için. Orda iki kız vardı bakıp bakıp güldüler bana. ZAten içimde bi ton heyecan vardı gidip çakacaktım bi tane susacaklardı. Bir yandanda kötü hissediyorum sanki kaza yapacağız ve ben öleceğim o derecelik bi korku kimseye de söyleyemedim benim içimden bunlar geçiyor diye. Otobüs geldi farketmedim bizimki olduğunu çünkü otobüsün önüne sefer sayısı olan 2340 yazmışlar ben onu saat olarak algılayıp 23:40 arabası diye düşünüyorum çok zekiyim ya. Sonra aklıma bilete bakmak geçti-ki iyi ki bakmışım- lan bu benim otobüs diye direk atladım. Aştiden çıkarken 5-6 kişi vardı. Bir yere daha gittik ordan da aldık bi kaç kişi toplam 11 yolcu ile yola çıktık. İçimde hala korku var ya emniyet kemerimi hemen taktım. Yola çıktık bi yere kadar olmasada sonra kar yağdı. Sürekli Zek ile konuştuk yolda. Sivrihisar denilen yerde Polis durdurdu bizi yol kapalı ilerde giderseniz ceza yazarız falan dedi konuşmanın tamamını duymadığımdan hatırlamıyorum hepsini. Neyse biraz daha ileri gidip orda kaldık daha ileri gitmedi otobüs yarım saat kadar bekleyip geriye bi tesise girdik yol açılana kadar bekleyelim diye. Gecenin 1'nden sabahın 6'sna kadar orda bekledik böylece battaniye ile yastık alıp yattım. İçimde nasıl korku varsa uyurken emniyet kemerini çıkartmadım. O karnımı sıktı gece uyanıp durdum sürekli Arada Zek ile konuştuk falan... Sonra sabah 5:45 civarı uyandım. Merkezden aramışlar geri dönüyoruz yok açılmayacakmış diye. 

Nasıl üzüldüm ama tüm hayallerim yıkıldı resmen. Ağladım biraz sonra Bek'e mesaj attım. Hemen uçak falan bakmaya başladı netten. Yarım saat geçmeden uçak kararı aldık. O arada Zek'e mesaj atmıştım geri dönüyoruz diye sonraki mesajımda uçaktan falan bahsettim. Ankaraya döndüğümüzde hiç vakit kaybetmeden hava alanına gittim 11'e geliyordu saat 12'deydi uçak. 15 dk gecikme ile çıktık Ankaradan ama 1 saat geçmeden İzmirdeydim! Bek aldı beni. 2 saat geçmeden İzmirde görünecek her yeri görmüş kadar oldum ya. Gezmeyi çok sevmem özellikle kalabalıkta ondan birazda seçenekler azdı zaten. 

 16:35 civarında Zek geldi. Birbirlerini görmüşler Bek kötü bakmış ona gerçi biraz. Neyse gitti sonra o. Gün çok güzeldi ya. Otobüs felaketi biraz kötü oldu vaktimizi azalttı ama olsun herşeye rağmen gerçekten Zek'i görmeye değdi hepsi. O öyle doğal ve tatlı ki yerim onu ben. Ben galiba aşık oldum diyorum kendi kendime. İşi iç sesime bıraksam tüm gün sarılıp kalırdım ona yanlış anlaşılabilirdi bu ya ondan birazcık uzak durdum sankim ama ona bakmadan duramadım bu sanırım ya rahatsız etti cidden yada utandırdı onu bilmiyorum. Kirpikleri, gözleri, teni herşeyi o kadar güzelki. Birde ne bilim her ayrıntıyı aklıma kazımak ister gibi baktım belki bundan da çekinmiş olabilir. Ses tonuda çok güzel ya. Bi ara tamamen şanssız bir tesadüf sonucu kardeşini de gördük. O kadar zıtlarki O ne kadar erkeksiyse kardeşi tamamen kadınsı ya. Makyaj falan filan. Neyse onu görmemiz pekte iyi olmadı sanırsam ama onları anlatmayacağım. Onunla vakit geçirmek çok güzeldi ya çok mutluydum, huzurluydum, hiç sıkılmadım da bir an bile keşke geceyide orda geçirebilseydim ama param yoktu. Yoksa bir otelde kalabilirdim. He bu arada artık sevgiliyiz! O kadar imkansızdı ki bu hala şaka gibi geliyor inanamıyorum o nasıl beni sever? kendimde sevilesi bir taraf göremiyorum da.

Biliyorum her şey için çok erken ama ben galiba ciddi ciddi aşık oldum. Onu aklımdan çıkaramıyorum. Hiç bir şeyden vazgeçemiyorum, yolda birşey görsem düşünüyorum acaba O, bunu severmi? Tüm hayatımı onunla geçirmek istiyorum. Bir an bile yanından ayrılmayım böyle yapışıp kalayım ona. Amacım bir şey yapmakta değil görsem onu izlesem yeter bana. Bunu burda çok dile getirdim ama ben aşık olunca hiç çekilmem, kıskanç canavarımsı bir şey olur çıkarım. Zek'e böyle davranmamak için kendimi kontrol altında tutmaya çalışıyorum... Allah'ım sen bizi, benden koru. Birde bize mutlu, güzel ve beraber bir hayat nasip et :)) 

(Yazının geç kalma sebebi Blogun kapatılmış olması bunu not almıştım bir yere. Yazı 11 Mart akşamı yazıldı. He biz 10 martta sevgili olduk ama :)

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

Yaz yaz hiç çekinme canııım ne gerek var? aramızda yabancı mı var sanki?