14 Eylül 2011 Çarşamba

Herşeyden biraz

Azar azar tükenir herşey... Ve aşk tek kişinin kaldıramayacağı kadar büyük bir delilik.

Miray sabah bana bi mesaj attı bi daha yok. Düzce'ye gittim harç parasını yatırmaya yine mesaj yok birde orda telefon full çekiyor yani mesaj geç geldi hadisesi de olmayacak ama gitti güzelim konuşma fırsatı. Öğlene doğru hala mesaj gelmeyince aradım bunu bi kez cevap yok dedi kapandı. 2. e aradım telefonu açtı kapattı hemen ama mesaj gelmedi yine az daha geçti tekrar aradım sonra mesaj attı. Dellendim tabii normalde smsim bitti ama azıcık kontörüm var yazsam yazarım yani ama cevap vermedim buna, sinir oldum ben. Telefonu sessizdeymiş. İnsanın aklına sevgilisi hiç mi gelmez ya? Onca saat geçmiş aradan düzceye gideceğim dedim hiç mi merak etmez insan ne yaptı niye gitti ne etti orda diye? Ondan sonra yemek mesajı geldi ona da cevap veremedim. Otobüse binmeden önce kontör yükledim Işık'ı aradım bi kaç dakika konuştuk. Miray'a yine bilerek cevap vermedim otobüste mesaj attı. Facede bi arkadaşı duvarına yazmış onun bende yorum yapmıştım onu açıklamış bende biraz kızdım sanırım laf sokar gibi bi cevap verdim ordan konuştuk öyle pek tartışır gibi değildi de. En sonunda sen atmadan ben mesaj atmıcam falan filan dedim. Öyle mi tamam dedi bende açıkladım sonra hiç beni geri çevirmeye çalışmadı dur aşkım sen mesaj atmadan ben yapamam gibi hiç bir tepki yok haklısın dedi sadece ya. Daha da sinir oldum orda insan biraz engel olmaya çalışır. Şeytan diyo hiç konuşma bi kaç gün sus sonra aklı başına gelsin ilgi göstersin. Onu da ben yapamam işte sözde aslan burcuyum ama zerresi yok içimde geri zekalının tekiyim. Öyle işte ondan sonra bi ton mesaj yazmak istesem de tuttum kendimi demedim bir şey işten çıkınca mesaj attı bi ona azıcık konuştuk işte. Sonra az daha konuştuk geçti tüm sinirim.. Çok özledim ya öyle böyle değil biliyorum burda olsa bu triplerin hiç birini yapmam ona yine de engel olmaması çıldırttı. Birde kıskançlık krizi yaratan bi olay daha varki yukarda dediğim face olayı sonraki yorumlar devam etti ben tam çıldırmıştım orda ama mesaj atmıcam dedim ya Miray'a tek kelime etmedim. Arkadaşlarına ya da Miray'a güvenmediğimden değil ama ben harbiden kıskancım onlara samimi konuşmasın mesela bana söylemesi gereken şeyleri onlara hiç söylemesin hele ne bilim ya öyle işte. Ah ekim bir gelsen..

Mia da gitti. Samsun'a arkadaşına, otobüste şimdi. Sabahtan epey üzülmüştüm ama o da gitti napcam ben kimle konuşcam diye. İnsan her akşam konuşunca özlüyor konuşmadığında. Neyse ki yüklenen kontörle o mesele de halloldu. Bi dahaki ay her yöne yapacağım sms'i zaten Miray'la çok konuşmuyoruz 10.bin bitmez ama her yöne 5 bin bana yeter :)...

Lacivert bana doğum günüm için hediye almış. Onu yolladıydı geçenlerde bugüne nasip oldu almak gül yollamış o da. Birlikteyken bi tane bile gül aldıramazdım ona ne diye şimdi yolladıysa. Bir de kolye var tabii ben kolye de takmam ki. Yani bi tane kolyem vardı onu takardım sadece onun dışında yok. Neyse işte napcam onla bilmiyorum. Geçen gün atıştık epey ayrılığımız konusunda üzerinden 2 yıl geçti nerdeyse ama hala atlatamadı o birde benim bile kabullenemediğim aldatmayı (ben değil o aldattı) o kabullenmiş açıklamaya çalıştı daha da battı tabii. Araya mesafe koymalıyım onunla yoksa o daha üzülecek ben daha acımasız olcam gittikçe. Zaten Miray'la ilgili ne duysa ne okusa üzülüyo, onu değil de başkasını sevmemi kabullenemiyor.. Ben onunlayken başkalarını kabullenirdim halbuki.. Aslan değilim diyorum ama kime ne. Anneme iyice sormalıyım ben o ayda doğmuş olamam.

Bugün arese tasma falan aldım. Hamsterlarıma yem aldım kadına da söyledim yavruları oraya bırakcam satacak o da istediği gibi. Bende açlıktan öleceklerine en azından başkaları bakar onlara. Belli yavrular bende kalcak tabii. Ares dün hasta gibiydi tarladan geldik, onu da götürüyoruz da. Evin altına girince hiç oynamadı falan dün gece hep aklım ondaydı çok üzüldüm ama sabah baktım gayet keyfi yerinde keretanın azıcık üşütmüş sanırım. Kışın ona yuva yapmalıyız sıcak tutacak. Çok tatlı ama ya büyüdü kereta ayaklarını bi atıyo belimi epey geçiyo bi ayda böyle olduysa bu... Evin alt katında bi fare gördüm ablamla. Bura köy yeri gayet normal ki bizim evin alt katında epey delik var zaten ardiye gibi kullanıyoruz. Neyse fare hiç kaçmıyordu ama Ares'te onunla uğraşıp duruyordu yanına yaklaştım orda kablo gibi bir şeye tırmanmaya başladı ama sadece ön ayaklarıyla sonra farkettim arka ayakları felç olmuştu yine de o hayata tutunmaya çalışıyordu... Hiç bir olayın bu kadar canımı acıttığını bilmem fareyi aldım Ares'ten uzağa bıraktım umarım iyidir...

Gündüz o sinirle gelince Paşa'ya kızdım epey bi ara çikolatayla gönlünü almalıyım.

Harç parasına indirim yapılmalı bence beş parasız kaldım ya.

Okulda bitmeli artık bu ne böyle 4 yıl bitsin hemen Miray'la yaşayım.

Evde birinin yemek yapma vakti geldi o ben değilim ama.

Küçük buzağımı ağlarken gördüm bugün üzüldüm ya.. İneğe tokat attığım içinde pişmanım o da bana tekme attığı için pişmanmıdır acaba?

Miray'ı kaçırsam mı acaba şimdiden beraber yaşardık iyi olurdu güzel olurdu tabii önce kaçıracak bir evim olsaydı. Benim en acilinden zengin olmam lazım.

Pazartesi otobüsüm iyi mi kötü mü bilemedim... Annem...

Ben en iyisi gidip anneme yardım edeyim fındık makinesi gelecek birazdan... :((

2 yorum :

Yaz yaz hiç çekinme canııım ne gerek var? aramızda yabancı mı var sanki?