8 Ağustos 2011 Pazartesi

Koyan evlat acısının ne demek olduğunu anlıyorum artık

Uzun zaman geçti dimi? yazacak birşey bulamadığımdan değilde üşengeçliğimden böyle oldu ya. Şimdi olaylara bi özet geçip bırakırım herhalde yine. Buzağılarımdan biri öldü.. Öyle sebepsiz ve sağlıklıyken gitti işte. Sonra geçen Cuma annem bana hamster aldı hediye olarak iki tane. Cumartesi beyaz olanı doğum yapmıştı öyle mutlu zamanlarım uzun sürmedi tabii. Aksi adını verdiğim yani anne olan öldü. Yavruları da ölmüş tabii.. Şimdi diğer hamster duruyo bunun rengi gri ve bi ara fotoğrafını eklerim. Hayvanları çok sevsem de ölmelerine engel olamıyorum tabii bu da oldukça üzücü bir durum...

Çarşamba sabahı Bek burda olacak. Onu düşünüyorum biraz düzcenin neresinde neler yapabiliriz diye. Çocuk düceye ilk defa gelecek zaten bende bilmiyorum birlikte kayboluruz işte. Sinemaya götürmeyi düşünüyorum bi tek. Hani vaktimizi o alırsa yapcak başka şey düşünmeye gerek kalmazdı. İşi olduğu için akşamına geri dönecek o. O gün getireceği köpek konusu var birde annemde benimle birlikte gelip Bek'i görecek sonra geri eve gelecek tabii. Aslında geçen hafta boyunca ablamın köye gelmesini bekliyorduk ama gelmedi gerçi iyi oldu ablam Bek'i deli gibi kıskanıyo sana kardeşim demesin diyo. Tabii biz o arada tartışmaya da başlamış oluyoruz işte. Neyse Bek ile o koca günü nasıl geçireceğimi bilmiyorum. Bu çocuk benim için fazla masraf yapıyor ve bunu hiç bi şekilde engelleyemiyorum o işe de zaten benim için girdi bence o. Öyle işte. Hamster yavrularından biri Bek'indi şimdi öldüğünü nasıl söyleyeceğim bilmiyorum. Canım fena sıkıldı yine. Sanırım epey şanssızım.

Yine geçen akşamlardan birinde Işık ile konuştuk epey özlemlerim tavan yaptı desem yeridir. Bu koca köyde konuşabileceğim kimse yok benim pc ile daha çok vakit geçiriyorum ama özlüyorum ya. Odada hiç konuşmadan dursak yine de iyi gelirdi bu. Şimdi tüm bu sessizliği kabullenmek pek iyi olmuyor. Gerçi pardon sessizlik demeyim gürültü makinası bir oğlum var benim; küçük paşa. Onu yazılarımdan birinde anlatmıştım sanırım veletlerden kalan son yadigar o. Diğer ikisini kovdum evden :)))

Öyle belli bir düzende yazamıyorum dimi? atlayıp duruyorum her zamanki gibi. Miray'ı da özledim. Bu geçtiğimiz zamanlardan birinde benim kıskançlık tavan yapınca az tartışmadık. O canavar içimden kaçınca engel olamadım napiim? ama kendimi kontrol ettim kısa zamanda yani sanırım. Bilmiyorum birinde durum iyice kötü olmuştu telefonunu kapatmıştı falan çıldırdım tabii o an daha da kızdım... Neyse boşvercem ben bunları. Okul açılsın bi göreyim onu. Para biriktiriyorum onun için. Ya da biriktirmeye çalışıyorum diyeyim ben köyde bir gelirim yok ki nasıl yapim? Ama yazında para biriktirmezsem okul için gittiğim ilk vakit onu görmem mümkün değil... Ablam Miray'la beni biliyor acaba geldiğinde onu ikna edip onunla mı istanbula gitsem diye düşünüyorum ama bu annemle daha az vakit demek olur bende onu yapamam işte. Öyle çoook karışığım. Ramazan ve oruç meselesi de pek yararlı değil doğrusu açlıktan ölüyorum ya :S gece gece yemek canım istemiyo ama her gün buna pişman oluyorum. Özellikle öğleden sonra gözümün önünde yemek resimleri uçuşuyor akşam için çok fazla yemek yapıyorum onlarda ziyan oluyor annemin fırçasından sonra yapmıyorum gerçi bana yetecek kadar yapıyorum. Yemek konusunda seçici olduğumdan tamamen annemle farklı şeyler yiyoruz. Neyse yoruldum ben acıktım da gidip biraz uyumayı deneyim bari...

3 yorum :

  1. Ama sen kedini bulmuştun değil mi?

    YanıtlaSil
  2. Her şey geli geçiyor da yeniden hamster alasım gelmiyor ama çokta tatlılar dayanamıyorum ama hep ölüyrlar.. Şimdi junior var umarım bu ölmez..

    YanıtlaSil
  3. Junior'ı yıkamak mı? Yok yok yıkamam ben onu. Temizlesin kendi kendini spreyi var temizlik için ondan alırım.

    YanıtlaSil

Yaz yaz hiç çekinme canııım ne gerek var? aramızda yabancı mı var sanki?