16 Aralık 2012 Pazar

Portakal

"More than friends, less than lovers." This status between us hurts me so much,
Because ı want be your everything...

Şu yandaki fotoğrafın üzerindeki yazı bu. Çok hoşuma gitti öyle yazıyorum sadece. Güzel yani anlamı...

Ders çalışacağım zaman kaçıp giden o istek oyun oynarken aniden geriye dönüyor. Uzun uzun yazı yazmak istiyorum şimdi de. Amacım dersten kaçmak(!) falan değil yanlış anlaşılma olmasın.

Oda arkadaşım var bir tane bu yıl geldi. Bir ara isim versem iyi olacak. Neyse odadaki en yakın arkadaşım oldu hatun. Bu sabah bir kalktım yastığımın kenarında haftalardır istediğim ancak yurda gelmeyen çikolatalardan ismimin baş harfini yapmış bırakmış. Hiç böyle bir sabaha mutlu uyandığımı hatırlamıyorum ya. Dahası hiç kimsenin benim için böyle bir şey yaptığını hatırlamıyorum. Bazen geliyorum yastığımda şıpsevdi kağıtları* oluyor. Ya kız heteroseksüel dahası sevgilisi de var o yönde kesinlikle bir beklentim olduğundan değil ama insana düşünüldüğünü ve değerli olduğunu bu şekilde hissettirmesini çok seviyorum. O beni henüz bilmiyor. Bilmeli mi gerçekten karar veremiyorum buna. Belki sadece ben olduğum için arkadaşım kalmaya devam eder belki kabullenir belki kabullenmez. Geçenlerde film izlerken beraber iki kızın öpüşmesini çok itici bulmuştu sağolsun. İşte kararsız kalmamı sağlayan bu tepkisi yoksa söylerdim yani. Bilemiyorum işte ya.

*Şıpsevdi kağıtları, şıpsevdi sakızından çıkan içinde aşk'a dair bir şeyler yazan benim her birini toplayıp biriktirdiğim kağıtlar. Onlarla ne yapacağımı şimdilik bilmiyorum. Teee uzun zaman önce bir kararım vardı onlarla birine bir şey hazırlayacaktım ama sonra ayrılınca olmadı. Ben hala biriktirmeye devam ediyorum ama. Çevremdekiler de biriktirdiğimi bildiklerinden getiriyorlar bana. Kantindeki sakızların çoğunu ben alıyorum zaten. Sakız bile sevmem lan ben.

Portakal soyamadığımdan bahsetmiş miydim? Neden bilmiyorum yapamıyorum işte. Şu yukarıda bahsettiğim arkadaş portakalları benim yerime soyduğu için biraz daha seviyorum onu. Gelmesini bekleyeyim ben en iyisi portakal için. İşte evleneceğim insan da bana portakal soymalı.

Filmlere yeniden sardığımı söylemeliyim sanırım. The Help'i izlemiştim yakın zamanda sırf Emma Stone var diyeydi o da. Çok güzeldi ama yine de film, beğendim yani. Genelde o tarz filmler izlemem. Fantastik ve komedi ikileminin dışına her zaman çıkmam. Bir de Love and other drugs diye bir şey var ki onu izleyeli biraz oldu. Onu da Anne Hathaway için izlemiştim. Ona hayran oluşum da Batman'ın son filminden gelir. İşte böyle garip bir zincirin içindeyim.

Biri var şu ara. Aslında epey zamandır tanıyorum da -İstanbul ziyaretlerimden birinde tanışmıştık- şu ara anlatmamı gerektirecek şeyler yapıyor. Mesela Cuma günü gayet normal konuşurkene "benimle evlenir misin" dedi. Bu kadar düzgün değildi harfler ama ben azıcık düzelttim. "hı?" dedim "okumadın say" dedi. Konuyu orada kapatıp normal şeylere döndük yine. Bugün tekrar yazdı "aşkım" diye. Görmedim ben önce bu da bir şey demeyince kızdım zannetmiş şaka falan yazmış. Durumu açıkladım o zaman tekrar "benimle evlenir misin" diye sordu. Bilmiyorum dedim. Oradan birazcık konuştuk. En son evlenmeden önce tanısaydık iyice falan dedim. Peki demiş. Şimdi biraz garip oldu son durum ne olacak bende bilmiyorum. Sadece not tutmak istedim bu konuyu da.

Son olarak şu şarkıyı ekleyip gidiyorum neden bahsettiğine dair hiç bir fikrim yok ama hoşuma gidiyor.

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

Yaz yaz hiç çekinme canııım ne gerek var? aramızda yabancı mı var sanki?