3 Ocak 2013 Perşembe

Notlar


Çocuk isteyerek başladığım duayı o çocuğun geleceğini düşündükçe sen en iyisi boş ver diyerek bitirdim. İyi mi yaptım kötü mü bilemedim ki...

İstanbul'a gideceğimden bahsetmiştim sanırım. Gidiş yolculuğum sırasında yanımdaki koltuk boş olduğundan bir abla oraya kızını oturtmuştu. O minik ama çok akıllı melek sayesinde nasıl bir kızım olması gerektiği hissettim. İşte tam onun gibi bir çocuk istiyorum sorular soran, yorumlayan, kendince bilen biraz da ukala. Belki hiç sahip olamayacağım bir şeyi istemek garip artık ben bile sıkıldım yani bu yazılarımdan. Bir çocuğumun olması zor işte, kabullenemiyorum belki de.

İlk gün Taksime götürdü Kurt beni. Orada bir bara gittik. Onun arkadaşı da barmen olarak çalışıyordu. Lezbiyendi o da. Sevgilisi de hemen üst katta falandı. Kıza âşık olduğumdan değil –ki gerçekten öyle bir şey olmadı- karakteri nasıl biri olmam ya da sevgilimin nasıl biri olmasını istediğim şeye karar vermemi sağladı. Bilmiyorum ya anlatması garip ama ufak bir değişime sebep olmadı demek yanlış olur. He bir de o gece sarhoş oldum sanırım. Sanırım diyorum çünkü gecenin bazı bölümlerini hatırlarken çoğu kısmını hatırlamıyorum. Bir ara peçeteye ödevlerimi sıraladım ama onu hatırlıyorum. Zira peçeteye yazmama dayanamayan barmen kişi bana kâğıt vermişti. Hepsini nasıl olduğunu bilmediğim mucizevi bir şekilde cebimde buldum. Okudum da bayağı saçmalamışım ya. En azından konuşmamışım sadece yazmışım yani…

Yolda fark ettim ki İstanbul gece yolculuğunda çok güzel oluyor. Tamam, hani nefret etmemin dışında gecelerini pek seviyorum şehrin. Işıklarını yani.

İş başındayken hani hep telefonla konuşurken görüntülenen tipler vardır filmlerde falan. İşte görene kadar ben sadece filmlerde olur sanıyordum. Adam bütün sülalesini sordu gibi geldi sanki.

Millet olarak her daim pratik sonuçlar çıkarabiliyoruz. Mesela elimizin altında hazır karışık meyve suyu yoksa olanları karıştırabiliyoruz. Sonuç güzeldi ya ben beğendim.

Bir de şu var ki otobüs molasında durduğumuz o yerler var ya çok pahalı oralar. Dışarıda 3.5 liraya aldığım bir çikolataya 6.5 lira vermek çok anlamsız geldi. Vermedim de zaten gittim başka yerden aldım.

Yılbaşı gecesini evde geçirdik. Tombala falan oynadık. Kâğıdımdaki son beklediğim numara gerçekten de en son çıktı ya adalete bak. Zaten aldığım yılbaşı biletine de herhangi bir ikramiye çıkmadı. Bir çıksaydı da ben de görebilseydim para gerçekten insanı değiştiriyor mu değiştirmiyor mu?

Dönüşte de buz gibiydi otobüs. Klima bozuktu adam her sıcağı çalıştırdığında 5 dakikalık ısınmanın sonucu yine hüsran yine hüsran. Montumla oturdum bütün gece ya!

2 yorum :

  1. "konuşmamışım sadece yazmışım"
    şaşırmamalı buna ;) sarhoş olma kısmına ne desem bilemedim alkol kötü şey :D

    YanıtlaSil
  2. :))

    Bana "alkol kötü şey" diyene bakmalı önce :))

    YanıtlaSil

Yaz yaz hiç çekinme canııım ne gerek var? aramızda yabancı mı var sanki?