8 Ocak 2012 Pazar

Bize yeni icatlar lazım

Telefonlar tuvalette çekmemeli mesela. Öyle bir sistem istiyorum.

Yazacaklarıma geçmeden önce üzerinde durmak istediğim bir kaç ufak nokta var, öncelikle içinde argo/küfür karışımı bir kelimenin olduğu durumumu eski okul müdürüm ve sınıf öğretmenim olan şahsiyet beğenmiş lan. Kendimi bi yerin dibinde hissediyorum bi de doğruları söyleyen kişi. Bu gazla nereye giderim bilmiyorum.

Cep telefonları tuvalette çekmemeli. Rahat rahat işini görmeli insan. Mesaj yazmaktan kaç saat orda kaldığımı bilmiyorum... Sabunum firar etmiş dolabımda yoktu hiç bir yerde yoktu ama tuvaletten bi çıktım aynanın önünden bana bakıyordu orda öyle bir duruşum vardı ki öbür köşedeki kız kafayı yemişim gibi baktı. Bende kafayı yemek üzereydim zaten.

Bu akşam öküz gibi yedim. Ağzım bi an bile boş durmadı ve canım sürekli bir şeyler yemek istiyor. En sonunda karnım şişti yaklaşık 4 aylık hamile gibi duruyorum hiç öyle göbek gibi de durmuyor karnım, Miray'dan hamile kalmış olamam dimi yani tıpta böyle bir şey mümkün değil ondan yani. Bi de yatağıma uzandım öyle yüz üstü yatamadığımı fakettiğimden fetus gibi yatıyordum işte karnımda kocaman olunca büssürü bebek hayali kurdum. Sanırım yarın öğlene bu karın gitmiş olacak neyse o zamana kadar hayal kurmaya devam edim. Aslında biyolojik saatimde beni uyarıyor olabilir bence. Gerginimde azıcık malum günün yaklaştığını seziyorum içerden de bi şeyler uyarıyorlar bak tam vakti falan diye. Ondandır herhalde.

Aşkın değilde ayrılığın evreleri var bence. Sevgiliyken herşeyimiz o oluyor orası kesin en azından benim. Seviyorsam birini başkasına bakamam bile. Öyle de dengesiz bir Aslan'ım. Ama ayrılınca önce arkadaş gibi oluyor insan, sevgili kadar çok aramıyor ama hayatındaki bir çok şeyi biliyor, duyuyor, anlatılıyor, öğreniliyor. Sonra kardeş gibi oluyorlar. Arkadaştan daha az konuşuluyor ve hala temel şeylerin yanında biraz eğlenebiliyorsun. Daha sonra anne/baba gibi oluyor. Konuşmalar haftada 1-2 ye düşüyor. Sadece temel şeyler biliniyor ve konuşulacak fazla bir şey yok. Giderek düşmanlaşıyor her şey. Yakın arkadaşlarından ona dair şeyler duyuyorsun, canını acıtıyor, kıskandırıyor. En son ilk okul arkadaşları gibi oluyor sadece etraftan duyuyorsun ve o artık canını bile acıtmayacak kadar olmuş oluyor...

Bütün bunları dün gece beni uyutsunlar diye düşünürken uydurdum, madem uydurdum kayıt altına almalı gerçek gibi gelmeye başladı da şimdi.

Not: Miray'la ayrılmadık ve asla öyle bir düşüncem yok! Seviyom lan!

1 yorum :

  1. Bu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.

    YanıtlaSil

Yaz yaz hiç çekinme canııım ne gerek var? aramızda yabancı mı var sanki?