12 Temmuz 2015 Pazar

Take the lasagna

Hey selam. Böyle karşımda oturuyormuşsun gibi anlatıyorum farkındayım. Olduğumdan daha deli gösteriyor sanki bu beni. Ne yapalım bende böyleyim işte.

Lazanya yaptım! Bunun pekte reklama dönüşmesini istemem ama içinde borcamı ve sosu olan paketlerden aldım. Hazır gibi bir şeydi yani. İlk kez yapacağım için çokta uğraşmak istemedim. Ayrıca borcamım yoktu ona uygun. Yoksa Okyanus benim için lazanya almıştı <3 Neyse sosu incelememiştim o kadar. Hazırlarken bi baktım içinde soğan ve havuç gibi bir şeyler var. Emin değilim zira ne kadar incelersem o kadar midemi bulandıracaktı. Onun için görmezden geldim ve yaptım. Çokta güzel yapmışım be! Neyse gördüklerimi yine de ayıkladım tabii ki ama büyük kısmını yedim. Ve tabii ki midemi bulandırdı. Tadı ya da başka bir şeyi değil içinde olduğunu bilmem sadece. O an anladım ki tamamen psikolojik benim sorunum. Çocukken ne geldi acaba başıma. Neyse bunun dışında tadı muhteşemdi! bayıldım bildiğin ya. Soğukken o kadar değil ama yine de güzel. 4 tabak yedim sadece hem. Yine de sonraki sefere sosu hazır olmayacak. Oturur kendim yaparım ben.

Bu biricik tatil günümde sabahın köründe kalktım ben. Kahvaltıda lazanya yaptım. Sabahtan beri evin her tarafını temizledim. Bir dünya çöp çıktı! Ne biriktirmişiz öyle. Mutfak çöpü değil ya normal kutular, poşetler, eski kıyafetler, boş boya kutusu, şampuan kutusu falan. Eve taşındığımızdan beri resmen hiç ellememişiz ya biz buraları. Sonra çamaşırları yıkadım hatta kuruttum. Banyoya girdim çıktım. İnanırmısın ilk kez her yeri süpürdüm. Yani kısaca tatili kendime zehir ettim!

Ama sor bakalım neden yapıyorum bunu. Damla gitti! artık tamamen yalnızım. Evde kafayı yedirten bir sessizlik var. Sen kalk 8 yılı yurt köşelerinde geçir, yazları köyünde akraba sesleriyle geçir sonra gel yalnız yaşa. Geçen yıl gibi olsa Damla'nın geleceğini bilirdim şimdi o yok tamamen gitti. Bu büyük bir parçanı kaybetmek gibi. Oldukça önemli hayati bir parça. Hayır eve geldiğimde onu görmeyi beklemiyorum. Hatta odasını çamaşır odasına dönüştürdüm bile. Ama bahsettiğim 8 yıllık yurt, 1 yıllık ortaokul (aslında 3 yıllık ama o ilk iki yılındaki beni hatırlamıyor -_- ) ve okul sonrası ev hayatımdı o benim. İşte geçmişini kaybetmek gibi. Bir taraftan hala benimle olduğunu hissederken diğer taraftan kayıp, eksik bir şey var. Bir şeye güldüğümde onunda güldüğünü görmek için başını çevirip bakmak gibi. Ama orada değil. Asla neye güldüğümü bilmeyecek. Bende asla bunu ona anlatamayacağım. Hayır canım tabii ki ağlamıyorum. Neden ağlayayım.

Kredim başlayacak ondan ağlıyorum ben. Cidden bak eylülde başlıyor. Bir an önce halletmem gerek bunu yoksa taşınmamın önüne kocaman bir kütle taş gibi oturacak. Ne kadar itsemde geçemeyeceğim oradan. Ve ben buradan taşınamazsam ölürüm yalnızlıktan. Buna alışkın değilim ki ben. Etrafımda ses olmalı, kalabalığın içindeki yalnız olmalıyım. Böylesi yalnızlığı hiç yaşamadım. Hem yetmiyor artık telefon ya da bilgisayardan konuşmak Okyanus'la. Sarılmak istiyorum, onunla uyumak ve uyanmak. Yalnızlığımı gidermekten çok daha öte bir ihtiyaç bu. Nefes almak gibi ya da hala ayakta durabilmen için sana güç sağlayan şey. Benim onun yanında olmaya ihtiyacım var...

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

Yaz yaz hiç çekinme canııım ne gerek var? aramızda yabancı mı var sanki?