15 Eylül 2015 Salı

Yeni evim

Merhaba

Çok uzun zaman olduğunun farkındayım. Bir o kadar da yoğundu ama. Biraz daha geriden başlayım ben en iyisi.

Temmuz gibi ağustos için plan yapmaya başladım. Oldukça eksik bir plan olsa da Damla'nın nişanı için köye gittiğim zaman annemle konuştum ve ayarladım o kısmı, işten çıkıp annemin fındığını toplayıp taşınacaktım. Şimdi diğer sorun paraydı. Çünkü tarihi erkene çekmek demek alacağım 3 ay maaştan daha olmak demekti. Öyle de oldu zaten. 

Ağustosun ortasına doğru patronuma çıkacağımı söylediğimde şok geçirdi bir an. Dükkan benim idare ettiğim bir yer haline gelmişti sonuçta. Herşeyi öylesine kontrol ederken bir anda işlerin onun ve oğlunun üzerine kalacak olmasının şokuydu sanırım o. İstemeye istemeye kabullendi. Son zamanlarda adamı düzeltmişken çıktım işten.

Sonra gidip köyden fındığı topladım. Büyük kısmını en azından. Son tarlaya gelince iş, Okyanus ev bulduğu için bende evime geçtim. Evin her şeyini ayarlamak O'na kalınca kendimi epey kötü hissettim. Hatta berbat ve yetersiz hissettim. Çünkü ne annemi bırakıp gidebiliyordum ne de fındık erken bitiyordu. Yine de evimiz vardı artık! Kendi evimden onca eşyayı toplarlamak öldürdü beni. Yani tamam önceki evi de ben toplamıştım ama bu defa daha zor geldi ya. Damla'nın eşyalarını bıraktım ve kalan herşey hazırdı. O arada bir yerde nakliyeyi ayarladım. Sonra benim ayarladığım adam da başka firmayı ayarladı. Böylece ilk adama bedavadan 500 Tl verdim. Nakliyenin kendisine 700 verdim. Demek ki nakliye alanında büyük kazık yiyoruz biz. Zaten gelen firma da deli etti beni. Sonradan öğrendim ben farklı geleceğini. Sabah 8-10 gibi gelmesini beklediğim araç akşam üzeri 5 gibi geldi.

Sonuçta eşyaları yükleyip terminalden otobüs ile geldim bende. Gecenin bir vakti Okyanus'un kardeşinin evindeydim. Bizim evimiz ile onunki çok yakın birbirine. Bizimki boş ve eşyasız olunca orayı şe ettik. Sonraki günü temizlik ile geçirdik. Nihayet eşyalar gelince de onları çıkardılar eve. Salonu yerleştirdik sadece. Diğerlerini de sonraki günlere bıraktık. Bir sürü eksik çıktı evde ama bize dair, bizim sevdiğimiz eşyalarla evimiz oldu. Tamam hala biraz eksik var ama halledeceğiz. Evimiz bize göre biraz fazla büyük. Bir tane karanlık oda dediğimiz depo odamız var şimdi bir de çalışma odamız. Bir de yürürken bitmek bilmeyen koridorumuz. Yine de eşyaları koydukça evi daha çok sevdim. Şimdilik en büyük sorun doğalgazı açtıramamış olmamız. Bu bayağı büyük bir sıkıntı çünkü banyo ve yemek yok. Bunun için hala geceleri kardeşinin evine gidiyoruz.

Birazda maddi yönden sıkıntımız var çünkü benim param yok. Ve önümüzdeki haftalar felaket yoğun geçecek. Önce bayram, sonra Damla'nın nikahına gitmem gerek ve son olarak onun düğünü. Hala iş bakmadığım için kendime bu daha da büyük sıkıntı. Gelmesini bekleyebileceğim param yok çünkü. Bazen kafayı yiyorum bu düşünceyle çünkü güçsüz kaldığımı ve bu ağırlığın altında ezileceğimi hissediyorum. Okyanus'ta fark ediyor bazen bunu, fazla dalgın oluyorum. Bir şey olmadığını iyi olduğumu söyleyip susuyorum gerçi. Ve cidden ne yapacağımı bilmiyorum.

Okyanus ile arkadaş modunda takılıyoruz biraz. Annesi falan bizi bilmiyor. Bunun için dikkatli olmaya çalışıyorum ama deli gibi özlüyorum O'na sarılmayı. Özellikle daldığım zamanlarda ihtiyaç duyduğum bir şey bu ama yapamayacak olmam daha kötü oluyor gibi. Karışığım yani yine...

Neyse işte blog son gelişmeler bunlar. Evimde internetim yok çünkü ttnet başıma bela oluyor biraz. Düzeltebilirlerse sorunu olacak internetim. Diğer taraftan kendime herşey güzel olacak demek istiyorum ama bunun için doğrusu pekte umudum yok. En azından yakın zamanda olacak olaylar için yok. Tabii ki her şeyi yoluna koyabilirim bir kaç ay içinde ama o zamana kadar Damla'yı kırmaktan ve etrafımdakileri incitmekten korkuyorum. Belki de sadece kendi içimde büyütüyorumdur bunları ama çaresiz hissetmek gerçekten berbat bir şey.

Bir süre daha buralarda olamayabilirim. Kendine iyi bak.